Nadir Afrika Buzulları Eriyor
Ekvator çevresindeki az sayıda zirve buzulları, ne yazık ki 22’inci yüzyılı göremeyecek. Erimenin ekosisteme olan yıkıcı etkisi, yıllar sonra ortaya çıktığında önlem almak için çok geç olabilir.
Kenya Dağı eteklerindeki Naro Moru köyü sakinleri her yıl zirve karlarının erimesine tanık oluyor. Sıcak güneşin yıl boyu ısıttığı buzullar, yıllarca tutundukları kayaları terketmek zorunda kalıyor, çünkü insan eliyle endüstriyel olarak dengesi bozulan iklim artık geçmişte olduğundan daha sıcak. Köylüler, Associated Press muhabirine dağlarda buzul erimesine bağlı olarak ufak şelaleler oluştuğunu ve bunların sesinin vadileri çınlattığını belirtiyor.
Kilimanjaro dağını içeren dağ sıralarının tepelerini süsleyen tropik buzullar yavaş yavaş eriyor. Bunun yanında Afrika kıtasının ortasındaki, eskiden Nil Nehri’ni beslediğine inanılan Uganda’nın Rwenzori tepelerindeki buzullar da yok olmak sürecinde. Bilim insanları, Afrika’nın üç yüksek tepesinde bulunan çok değerli tropik buzulların 50 yıla kadar tümüyle eriyebileceğini vurguluyor. Aynı tehlike Güney Amerika’daki And Dağları ve Avrupa’daki Alpler ve Asya’daki Himalayalar için de mevcut.
Halen dünyanın 300 önemli buzulu, 1970’lerden bu yana meydana gelen küresel ısınma nedeniyle erime tehlikesi altında. Ancak herkes küresel ısınmanın esas neden olduğuna inanmıyor, bazı çevreler sıcaklık yerine düşük nem oranını buzulların erime nedeni olarak kabul ediyor.
GÖZLE GÖRÜLÜR ERİME
Associated Press’e konuşan University of Wisconsin öğretim üyesi Stefan Hastenrath, Afrika’daki buzul erimesinin karmaşık doğa olaylarının bir sonucu olduğunu ve daha derinlemesine araştırılması gerektiğini vurguluyor. Hastenrath’a göre küresel ısınma mutlaka bir neden. Ancak iklimbilimciler 0.7 santigrat derece’lik bir sıcaklık artışının dahi buzulları eritmeye yeteceğinin altını çiziyor. Ugandalı meteorologlar da kendi ülkelerin son 50 yılda daha yüksek sıcaklığa maruz kaldığını teyit ediyor.
Hastenrath, Kenya Dağı için ‘ölmekte olan buzul’ tanımlamasını yapıyor. Kenya Dağı’nı ilk olarak 1971’de inceleyen Hastenrath, o zamandan bugüne zirve buzullarının 1.6 kilometre kare’den 0.5 kilometre kare’ye düştüğünü belirledi. Hastenrath, buzul erimesini çok sayıda doğa olayının birlikte etki ettiği karmaşık bir sürece bağlıyor. Ancak, Güneş ışınlarına direkt maruz kalmanın yanı sıra sıcaklığın genel olarak artmasının buzul erimesini artırdığı tahmin ediliyor.
BUZUL ERİMESİNİN SONUÇLARI
Buzulların erimesiyle dağların ekosisteminde ciddi su kaybı meydana geliyor; bitkiler, hayvanlar ve sonunda da insanlar bu su kaybından olumsuz etkilenecek. Birçok bitki ve hayvan türü binlence yıldır alışageldikleri suyun birden bire ortadan kaybolmasını nasıl karşılayacak kestirmek güç. Şimdiden bazı ağaç türleri kurumaya, hayvan türleri de ölmeye başladı.
Eriyen buzullar Naro Moru başta olmak bölgedeki nehirleri çoşturuyor, köylüler nehirlerin son yıllarda yükseldiğini teyit ediyor. Ancak buzullardaki erimenin bitmesi birgün nehirlerin kurumasına neden olacak, sonuçta artan sıcaklıklar kuraklığı beraberinde getirecek. Bu köylülerin önemli geçim kaynağı büyükbaş hayvanlar için içecek su problemi demek, daha da sonraki yıllarda köylüler için de susuzluk başgösterecek.
ELEKTRİK ENERJİSİNİN KAYNAĞI
Kenya’nın en büyük kenti Nairobi de elektriğini, buzulların beslediği nehirlerdeki hidroelektrik santrallerinden alıyor. BM’nin bir raporuna göre, buzulların sürdürülebilir düzeyin ötesinde erimesi, nehirleri 15 yıl sonra kaynaksız bırakacak. Aynı sorun, And Dağları eteklerindeki Peru ve Bolivya ve Asya’da Himalayalar’ın eteklerindeki Hint ve Çin kentleri için de geçerli. Bilim insanlarının da dikkat çektiği üzere, küresel ısınmanın sonuçları adaletsiz dağılacak, zira gelişmiş ülkelerin ısıttığı Yerküre’de Kenya gibi fakir ülkeler de olumsuz etkileniyor. İnsanoğlu elektrik üretecek su kalmadığı zaman, belki de, bir zamanlar buzulları kendisinin erittiğinin farkına varabilecek mi?